Kişiselim Gelişiyorum Çalışkanım


Son zamanlarda gazetelerde dergilerde ve özellikle internette bir takım hanımlar türedi. Patlayan sosyal medya ile bu teyzelere de gün doğdu. Bir hanım ablamız şöyle buyuruyor….

“ Gittiğim etkinlikte,katılımcılardan birinin defterine renkli notlar aldığını, notların üstüne postit yapıştırdığını; tekrar farklı bir kalemle yuvarlaklar çizdiğini gözlemledim. Tüm dikkatiyle notlar tutan bu kişinin yakasındaki kartta… “

Yazı böyle başlıyor ve devamında hanım efendi not alan amcayla sohbet ediyor ama ne sohbet röportaj mübarek. Ve karşılıklı kişisel gelişim kafası yaşıyorlar. Şimdi bu teyzeler gencim aktifim dinamiğim havalarında o etkinlik senin bu seminer benim gezip gezip sonra biz zavallı avam kamarasına faydalı olacak şeyler anlatıyorlar. Biz de anlıyoruz ki toplantılara renkli kalem ve post it le gitmemiz gerekiyormuş. Gibi gibi…

Mesleğim gereği ben ta üniversiteden beri eğitimdir, seminerdir, kongredir, sempozyumdur bam güm katılan daha doğrusu katılmak zorunda kalan bir adamım. Evdeki sertifikaları katılımcı belgelerini yaksam kışı geçiririm. Şimdi size biraz bu etkinliklerden bahsetmeme izin verin. Bu gibi etkinlikler genelde sabah 08:30 - 09:00 gibi başlar. Başlamadan önce fuayede kahvaltı mahiyetinde bir kuru pasta, kek, börek, çay kahve seramonisi yapılır. Genelde de hafta sonu yapıldıkları için insanlar mutlak suretle uykusuz ve yorgun gelirler. Çay ritüelinde konuşmalar da bu eksendedir. Sonra etkinlik başlar 10:45 civarında bir çay molası verilir. 12:30 gibi mama yenir, 14:30 bilemedin 15:00 bir çay daha sonra 17:00 de insanlar arkasına bakmadan kaçar. Bu gibi bir sürü etkinlikte bulundum ve pek çoğunda oldukça üst düzey yöneticilerle beraberdim hatta bir iki tanesinde çalıştığım sektörün ağa babaları oradaydı. Bu teyzelerin bahsettiği mevzular etkinliğin gündemini oluşturamaz orada konuşulamaz. Aralarda yemeklerde ancak bu tarz şeylere vakit ayrılabilir. Şimdi ben katıldıklarıma bakıyorum da, biz aralarda hep maç muhabbeti, geyik, kakara kukara yapmışız. Bu tarz toplantılar o kadar yorucu ve yoğun oluyor ki genel müdür de olsan, mesul müdür de olsan kendini dışarı attığında kafayı dağıtmak için başka şeylerden bahsediyorsun. Kadınlar desen yurdum kadını max fucktor, lankom falan. Gerçi yurdum kadınının fucka mucka ayıracak parası yok. O kitle öyle onu demek istedim. Şimdi kendini benim yerime koy, zaten seminerde toplantıda daralmışsın burana kadar gelmiş sigara krizin tutmuş. Oturduğun yerde kurtlanmaya çeyrek hatta beş kala kısacık bir ara verilmiş ve o arada sidiklinin biri yanına gelmiş “efendim renkli kalem kullanıyorsunuz hayatınızı organize bıt bıt verimlilik cart curt” dır dır ediyor. Valla ağzının ortasına bir koyarlar adamın görürsün markörü filigranı. Zilliye bak verimlilikmiş… la get zaten millet hafta sonu sabahın köründe kalkmış gelmiş gün boyu kafa patlatıyor yarın yine iş, trafik desen cabası kimi ay sonu derdinde kontes kalkmış renkli kalemlerle cicili bicili notlardan bahsediyor. Not sayfasının orasına burasına çiçek kelebek de çizelimde şirkette gey olduğumuz söylentisi yayılsın oldu olacak. Salak sevgi kelebeği seni...

İşte böyle arkadaşlar sözün kısası yalan dolan bu yazılanlar. O toplantılarda eğitimlerde böyle şeyler konuşulmaz konuşmaya kalkarsan da dayağı yersin ondan da yazacak bir şey çıkmaz. Arkandan taşla kovalarlar vallaha nasıl kaçacağını bilemezsin. Neyse bitiriyorum içim daraldı siz de okuyup paylaşıp prim vermeyin şu zillilere, şımartmayın. Kendinizi adam gibi şeylerle oyalayın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder